5+0 Yabancı Kuralı Çok Şey Kazandıracak

Türk basketbolu, garabet bir uygulamadan kurtuldu. Türkiye Basketbol Federasyonu geçtiğimiz günlerde, kulüplerin de isteklerini dikkate alarak 3+2 olan yabancı uygulamasını kaldırdı. Artık 5 yabancı aynı anda sahada yer alabilecek. Bilindiği gibi eski uygulamada 12 kişilik kadronun içinde 5 yabancı oyuncu bulundurulabiliyor, bunları üçü ilk beşte yer alırken ikisi benchte oturuyordu.

Ben bu kararı yararlı bulanlar arasındayım. Hatta yabancı sayısındaki sınırın tamamen kaldırılmasından yanayım.

Türk oyuncunun yetişmesini engelliyor, takımlar alt yapılara yatırım yapmayacak gibi yaklaşımları da doğru bulmuyorum. Bunlar birer şehir efsanesi.

3+2 kuralı tam 9 yıldır uygulanıyor Türkiye’de. Bana alt yapılardan yetişen kaç Türk oyuncu sayabilirsiniz? Bu 9 yıl içinde Türkiye’de oynadıklarımız dışında milli takımımızın hangi başarılarından söz edebilirsiniz? Yabancı kısıtlaması var diye kaç tane kulübümüz alt yapılara gerekli önemi verip kaç tane oyuncuyu Türk basketboluna kazandırdı? Mesela 7 senedir birinci ve ikinci ligde yer alan şehrimizin takımı Olin Edirne’ye alt yapıdan kaç oyuncu gelebildi? Hiç !

Son yıllarda, içi boş, hiçbir bilimsel temeli olmayan, kof milliyetçilik modasını ne yazık ki futbol ve basketbola da taşımak isteyenler var. Yabancılara kürek dolusu paralar veriliyormuş, kendi çocuklarımız fırsat bulamıyorlarmış falan. Bunların hiç birinin maddi temeli yok. Hepsi palavra!

Alt yapılardan yeteri kadar oyuncu yetişmiyor. Türk basketbol oyuncu piyasası hep aynı oyuncular arasında dönüyor. Yaşlarını başlarını almış, aktif basketbol yaşamının sonuna gelmiş Türk basketbolcular bile bu yüzden hak ettiklerinin çok üzerinde paralar alıyorlar. Çünkü biliyorlar ki yabancı kısıtlaması yüzünden kulüpler, özellikle de dar bütçeli kulüpler onlara mahkum.

Size Edirne’den örnek vereceğim. Mesela bu sezon Olin Edirne kadrosunda yer alan, transfer bedelleri 100’er bin dolar civarında olan birkaç oyuncunun sezon boyunca takıma ne kadar katkısı oldu? Yine aynı miktarda transfer ücreti alan bir yabancımızın bu oyunculara nazaran takıma katkısı nasıldı? Kıyaslama bile yapamazsınız. Yabancı kısıtlaması olmasaydı, dar bütçe içinde kıvranan Olin Edirne bu paralarla iki tane yabancı oyuncu alır, bunların takıma katkısı çok daha fazla olur ve lig sonuna değin yaşanan düşme kabusu belki de yaşanmazdı.

Hatırlayın, Türk basketbolunda sadece bir yabancı sınırı varken basketbolumuz nerelerdeydi? Bir de bu sınırlama aşama aşama kaldırılıp takımların kadrolarını yabancı oyuncuyla takviye etmelerinden sonra neler yaşandı. Efes Avrupa Koraç Kupası’nı nasıl aldı ? Naumoski ve McRae’nin bunda büyük katkısı yok muydu? Mesela Fenerbahçe’de Calvin Roberts ve Pete Williams, Galatasaray’da Michaelle Scearce, Efes’te Naumoski ve McRae Türk basketboluna neler kazandırdı, nasıl faydalı oldu?

Yabancı sınırlamasının 5+0 olarak kararlaştırılması gerçekten yararlı olacaktır. Bir kere Türk oyuncu, nasıl olsa yerim garanti, zaten fazla  oyuncu da yok piyasada deyip astronomik rakamlar talep edemeyecektir. Çalışsam da kadrodayım, çalışmasam da diyerek yan gelip yatamayacaktır artık. Formayı kapmak için çalışmak zorunda kalacaktır. Formayı kapmasının fiyatının daha da düşmesini önleyeceğinin bilincinde olacaktır. Laubaliliğin ona para kazandırmayacağının farkına varacaktır. Rekabete girecek ve rekabet te Türk oyuncuların takımlarına daha fazla katkı vermesini sağlayacaktır.

Bu arada neden Avrupa ülkelerinde oynayan Türk oyuncumuz yok? Yok çünkü Avrupa takımları, Türkiye’de aldıkları paraları oyuncularımıza ödemiyorlar, onlar bizi bizden daha iyi biliyorlar!

Alt yapılara önem verilmeyecek paranoyasına gelince. Dediğimiz gibi zaten verilmiyor. Alt yapılara önem verilmesi için teşvik gerekiyor, yeni uygulamalar gerekiyor. Alt yapıların yabancı oyuncuyla zerre kadar alakası yok.

Gelelim yabancı oyuncu fazlalığının milli takımlar düzeyinde zararlı olacağı düşüncesine. Öyle olsaydı, bugün bizden daha iyi konumda olan örneğin İspanya, örneğin Yunanistan, örneğin Litvanya, örneğin Rusya başarılı olabilirler miydi. Avrupa ve dünya şampiyonu olan İspanya’da yabancı sınırı mı var ki bu kadar başarılı olabiliyorlar? İspanya’da sadece kıta dışı yabancı sınırı bulunuyor. Avrupa kıtası dışından sadece 2 yabancı oyuncu hakkı bulunuyor. Onun dışında Avrupa kıtasından oyuncu sınırlaması bulunmuyor. Yunanistan’da da durum böyle. İspanyol, Yunan oyuncular yabancılarla rekabet edebilmek, formayı kapabilmek için daha çok çalışıyorlar. Biliyorlar ki ancak böyle başarılı olma şansları var. Bu da milli takımlara başarı olarak yansıyor.

5 yabancının aynı anda sahada oynayacak olmasının şu gibi avantajları da olacak;

- 5 yabancının aynı anda sahada olması, alt sıralardaki takımların, yukarıdakilere karşı şansının artmasını sağlayabilecek.

- Ligde, oyuncu değişikliği sırasında büyük sıkıntılar yaşanması. Örneğin, bir Türk oyuncu değiştirilip, yerine yabancı oyuncu alınırken, iyi oynamakta olan bir yabancının yerine bir Türk oyuncunun alınması zorunluluğu ortadan kalkacak.
- Rotasyonun daralması sonucu meydana gelebilecek sakatlıkların en aza indirilmesine yardımcı olabilecek.

Bence 5 yabancının aynı  anda sahada oynayabilecek olması, seyirci sayısını ve hasılatı da artırabilecek. Çünkü yabancı kısıtlamasının olmadığı Euroleague’de seyirci ortalaması  Beko Basketbol Ligi’nin bir buçuk kat üzerinde.

Şimdi merak edilen soru şu. Bilindiği gibi, 3+2 yabancı uygulamasında 3 yabancıdan fazla oyuncuyu kadronuzda bulundurduğunuzda federasyona 125 bin dolar para yatırma zorunluluğunuz vardı. Bunun devam edip etmeyeceği merak ediliyor. Ama ben bu uygulamanın kalkacağını varsayıyorum. Çünkü bu bedel Türk oyuncuları korumak adına yapılan bir uygulamaydı. Şimdi sahada 5 yabancı bulunabilecekse bu uygulamanın hiçbir anlamı kalmayacaktır.

 BİR ÇATLADIM BİR ÇATLADIM, HALA KENDİME GELEMEDİM

Biliyorsunuz, Beko Basketbol Ligi’nin iki yeni takımı Darüşşafaka Doğuş ve İstanbul BŞB oldular. İstanbul BŞB’nin rakibi bize yabancı olmayan Aydem Pamukkale Üniversitesi idi. Antrenörleri de bize yabancı biri değil. Edirne basketbolseverleri onu çok yakından tanırlar. Hala hayranları varmış, İstanbul’a, Denizli’ye maça gidenler olmuş. Herkes istediğini yapar sonunda. İsteyen sever, isteyen sevmez. Seride durum 1-1 olunca sanal alemde Edirneli hayranlarının yazdıkları gözüme çarptı. Biri “Kıskananlar Çatlasın” demiş hocaları maçı kazanınca. O zaman çatlamadık ama seri 3-1 olunca benim gibi yüzlerce kişinin nasıl çatladığını yakından biliyorum. Benim gibi hala kendilerine gelemediler.

Kalın sağlıcakla.

Sosyal Ağlarda Paylaş

Share to Google Plus

Comments are closed.